Karadeniz Doğu’yu Batı ile Birleştirmek İçi Yapıcı Bir Faktör Olabilir mi

06.01.2017 13:18
"Kei’nin Merkezi Aslında Türkiye"

İAÜ Florya Halit Aydın Kampüsü’nde gerçekleştirilen platforma İAÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, Batı Platformu Koordinatörü Avrupa Birliği ve eski Bakan Egemen Bağış ile akademisyenler katılım sağladı.

"İş birliklerimizi önce kendi coğrafyamızda yapmalıyız"

"1 Ocak 2017 itibari ile Karadeniz İş Birliği Dönem Başkanlığı Türkiye’ye geçti" diyen Dr. Mustafa Aydın platform için değerlendirmelerde bulunarak, "Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın kurulması fikri aslında Türkiye’den çıktı. Takdir edersiniz ki öncelikle iş birliklerinizi kendi coğrafyanızda yapmak durumunuzdasınız. Kendi coğrafyanızda yapacağınız güçlü iş birlikleri daha sonra dalga dalga dünyanın diğer ülkelerini içerisine alabilir. Bu anlamda kurulan Karadeniz Ekonomik İş Birliği Teşkilatı, özellikle Karadeniz havzasındaki ve Karadeniz etrafındaki ülkelerin ekonomik, sosyal, siyasi, kültürel ve eğitim alanında iş birliğini ön gören bir kuruluş. Bugüne kadar da gerçekten çok başarılı çalışmalar yürüttüler" dedi.

Dönem başkanlığının Türkiye’ye geçmesiyle birlikte Türkiye’nin bu süreci çok iyi değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Aydın aynı zamanda, "Dönem başkanlığının Türkiye’ye geçmesi özellikle ülkemizin içinde bulunduğu siyasi ve sosyal şartları göz önüne alırsak bizim için önem arz ediyor. Dolayısıyla Türkiye bu dönemi çok iyi değerlendirmek zorunda. Bu ülkeler ile yapacağı ekonomi ile başlayan iş birliklerini siyasi, kültürel ve eğitim alanlarına yayması Türkiye’nin bölgedeki gücünü başka boyutlara taşıyacaktır. Bu gelişme, Türkiye’nin 15 Temmuz sonrasında, bütün dünyadan, özellikle de batıdan karşılaştığı saldırılarla, dünya genelinde aleyhimize düzenlenen algı kampanyasına çok güzel bir cevap olacak. Karadeniz havzasındaki ülkelerin bu çalışmalarıyla bu algının pozitif yöne dönmesinde önemli bir adım olacağına inanıyoruz. Bunun için de bu yaptığımız çalışma bir hazırlık mahiyetinde bir çalışmadır. Bu iş birliği bizim için çok önem arz etmektedir" şeklinde konuştu.

"Türkiye aslında Batı’nın en doğulu, Doğu’nun en batılı ülkesidir"

Batı Platformu Koordinatörü Egemen Bağış da KEİ’nin öneminden bahsederek, "Bugünlerde Türkiye’de, ‘Türkiye Batı’dan kopup Doğu’ya mı kayıyor? Acaba Avrupa Birliği ve NATO yerine Şanghay İşbirliği Örgütü’ne mi katılmalıyız? Türkiye Rusya ile mi daha yakın bir müttefik, Amerika ile mi yoksa Avrupa ile mi?’ diye birçok soru tartışıldı. Bütün bu farklı coğrafyaları farklı kurumları değerlendirdiğimiz zaman Karadeniz Ekonomik İş Birliği Teşkilatı’nın aslında birçok farklı kesimin ilkelerini barındırabilen bir örgüt olduğunu görüyoruz. Türkiye aslında Batı’nın en doğulu Doğu’nun en Batılı ülkesidir. Türkiye hem Asyalıdır hem de Avrupalıdır. Hem Akdenizlidir hem Karadenizlidir. Hem Hazar bölgesindedir hem de Balkan ülkesidir. Türkiye gerçekten medeniyetlerin kesişme noktasındadır. Bize düşen görev de bizim dış politikamızda Doğu ile Batı’yı buluşturan kucaklaştıran ve dünyanın kronikleşmiş sorunlarını çözmesine vesile olan ülke olmaktır. Bu çerçevede Batı Platformu’nda bu konuları irdelemek ve ülkemize yararlı fikirleri ortaya koymak için İstanbul Aydın Üniversitesi’nde bu tür toplantıları düzenlemeye devam edeceğiz. Eğer Karadeniz Ekonomik İş Birliği’nin diğer üyeleri ile bir uzlaşı sağlanabilirse bu örgüt gerçekten de dünya barışı için de çok önemli projelere ev sahipliği yapabilir" ifadelerini kaydetti.

"KEİ’nin merkezi aslında Türkiye"

Michael B. Christides ise, KEİ’nin 25 yıldır hizmet verdiğini ve merkezinin aslında Türkiye olarak görüldüğünü söyleyerek, "KEİ, bölgede ekonomik iş birliğini teşvik etmek amaçlıdır. Yavaş yavaş büyümüş ve tam kapsamlı bir organizasyona dönüşmüştür. Şu anda 25’inci yılımızı kutluyoruz. Bu sene ilk yarıyılında Türkiye başkanlığı alacak. Bölgede Batı ve Doğu’yu bir araya getirme amaçlı bir rol üstlenmesini ve daha yakın iş birliğinin sağlanmasını amaçlıyoruz. Türkiye bu teşkilatın en önemli üyelerinden birisi. Başlangıçta asıl fikir zaten Eski Başbakan Özal’ın döneminde Türkiye’den çıkmıştır. Asıl fikir buradaki Avrupa haritasının değiştirilmesi, bir dönüşüm yaşanması. 1989-1990 döneminde bu fikir gelişmeye başlamıştır. Tabii uluslararası sekreterliği de Türkiye’de bulunmaktadır. Dolayısıyla teşkilatın genel merkezi olarak Türkiye’yi görüyoruz" dedi.

 

güncelleme: 9.10.2017 18:02