Halkla İlişkiler ve Tanıtım (Lisans Sonrası)


​​Halkla İlişkiler ve Tanıtım bilimi, çok yönlü, teknoloji ile yakın ilişkisi ve değişime açık yapısı ile dinamik bir alanı oluşturmaktadır. Doktora programı, bu dinamiklere hakim, uluslararası boyutta bilimsel donanıma sahip ve bilimsel eserler üretebilecek akademisyen ihtiyacını karşılamalıdır. Teknolojik gelişmeler ve yaşam biçimlerindeki değişimlerle birlikte iletişim ortamları da dinamik biçimde değişim  göstermektedir.

Yeni medyanın ve yeni iletişim teknolojilerinin kavramsal bilgisine sahip olabilecek,  hızlı değişim ve gelişim süreçlerini takip edebilecek, bu değişim ve gelişimi akademik ortama aktarabilecek, bu değişime bilimsel ve kuramsal katkı sağlayabilecek bilimsel ortam oluşturulması gerekmektedir.

Akademik ortamda, toplumsal dinamikleri ulusal ve uluslararası boyutta kavrayabilme, analiz edebilme ve ön görebilme, gündem belirleme ve yönetme konularında stratejik iletişim uygulamalarını planlayabilme, uygulayabilme ve bu konulara ilişkin çözüm önerileri geliştirebilme, toplum ihtiyaçlarına dönük halkla ilişkiler ve tanıtım alanına ilişkin araştırmalar doğrultusunda proje üretebilme, proje süreçlerini planlayabilme, uygulayabilme ve ölçümleyebilme gerekliliği mevcuttur.  Doktora programı ile iletişim biliminin ve halkla ilişkilerin çok yönlü yapısı çerçevesinde,
işletme yönetimi, pazarlama iletişimi, sosyoloji, psikoloji, ekonomi, siyasal iletişim, bilgi iletişim teknolojileri, hukuk, araştırma, istatistik, kültürel
çalışmalar, toplumsal cinsiyet, sanat ve estetik vb. alanlardaki çalışmaları halkla ilişkiler disiplinine uyarlayabilme ve bu konuda önermeler
geliştirebilme gerekliliği ortadadır. Halkla ilişkiler biliminde özellikle uluslararası boyutta kuramsal altyapıya hâkim olabilme ve kuramsal çerçevede araştırmaya dayalı çalışmalar üretebilme, eserler ortaya koyabilme, eleştirel düşünce becerisine sahip olabilme ve alanı eleştirel kuram açısından değerlendirebilme konusundaki eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. Özellikle mesleğe ilişkin etik değerlerin farkında olabilme ve mesleği kuramsal açıdan veya uygulama alanında etik ilkelere uygun bir biçimde gerçekleştirebilmeye ait düşünsel sistemlerin geliştirilmesi ve bunun sektöre aktarılması önem arz etmektedir.​

güncelleme: 2.12.2016 13:50