Bölüm Başkanının Mesajı

"Yeterli ve dengeli beslenme", yaşamın her döneminde sağlığın korunması, geliştirilmesi ve özellikle beslenme ilintili, bulaşıcı olmayan kronik hastalıkların önlenmesi ve/veya bu hastalıkların bireyselleşmiş tıbbi beslenme tedavileriyle en aza indirilmesi için vazgeçilmez bir unsurdur. Geçirdiğimiz her gün, insanların yaşam alanlarında ve beslenme alışkanlıklarında önemli değişiklere neden olmaktadır. Beslenme alışkanlıklarımızdaki olumsuz değişikliklere hareketsiz yaşam biçimindeki artış da eklenince, dünyada ve ülkemizde özellikle beslenme ilintili hastalıkların görülme oranlarında büyük artışlar izlenmektedir. Ayrıca dünyada ve ülkemizde küresel iklim değişiklikleri de düşünüldüğünde, sağlığın korunması ve geliştirilmesinde ciddi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) güncel verileri incelendiğinde; beş yaş altı çocukların yaklaşık 200 milyonunda enerji ve besin ögesi yetersizliklerine bağlı "bodurluk", üreme çağına gelmiş kadınların % 35'inde başta demir yetersizliği anemisi olmakla birlikte değişik anemiler, yeni doğan bebeklerin %15'inin ise düşük doğum ağırlıklı olduğu görülmektedir. Ayrıca, dünya üzerinde yaklaşık 900 milyon kişinin aç, 2.7 milyar kişinin obez ve kilolu olduğu bilinmektedir. Dünyada ve ülkemizde yaygın olarak görülen ve artış trendinin devam ettiği tip 1 diyabetin % 45, iskemik kalp hastalıklarının %25 ve bazı kanser türlerinin %10-45 oranında kötü beslenmenin, malnütrisyonun yattığı bilinmektedir. Dünya üzerinde görüldüğü gibi ülkemizde de nüfus artık yaşlanmaktadır. Yaşlanmanın toplumlara getirdiği dinamikler, sağlık plan ve politikalarının değişerek sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenme yaklaşımlarının daha yoğunluklu biçimde toplumun tüm katmanlarına bireyselleştirilerek götürülme zorunluluğunu açığa çıkarmıştır. Ayrıca özellikle; "beslenme, epigenetik ve genetik" alanlarındaki gelişmeler bireysel beslenme ve diyet uygulamalarına ciddi anlamda katkı vermektedir. Bu yaklaşımların bütünsel ve profesyonel bir yaklaşım içerisinde birey ve toplumlara ulaştırılmasında en önemli sağlık meslek mensubu, "diyetisyen" dir. Üniversitelerde diyetisyenin yetiştirildiği programlar da dört yıllık (sekiz dönem) "beslenme ve diyetetik" lisans programlarıdır. Diyetisyen insan sağlığının korunması, geliştirilmesi ve beslenme ilintili hastalıkların tıbbi beslenme tedavilerinin sağlanması hedefiyle; besin, beslenme ve yaşam tarzı kalıpları, besin üretimi ve teknolojisi ile tarım sistemleri arasındaki karmaşık ilişkileri anlamak için kimya, biyoloji, istatistik, iktisat, psikoloji, sosyoloji derslerinin yanında beslenme ilkeleri ve besinler, beslenme biyokimyası, besin kimyası, fizyoloji, anatomi, genel mikrobiyoloji ve besin mikrobiyolojisi, halk sağlığı, toplum beslenmesi ve beslenme hastalıkları epidemiyolojisi, besin güvenliği ve mevzuatı, iletişim becerileri, bilişim okuryazarlığı, beslenme eğitimi, ana-çocuk beslenmesi, her yaş grubuna yönelik hastalıkların tıbbi beslenme tedavisi gibi teorik, yoğun uygulama ve laboratuvarların olduğu sağlık ve sağlık alanına destek olacak tüm bilim alanlarına yönelik dersleri alır. Beslenme ve Diyetetik eğitim ve öğretim programının en önemli aşamaları arasında yer alan, mesleki yetkinlik kazanımlarını artırmak amacıyla ilk altı dönemin sonrasında (tüm beslenme ve diyetetik temel derslerinin tamamlanmasını takiben), yaz döneminde genellikle aile veya toplum sağlığı merkezleri, belediyelere ait toplum merkezleri gibi yerlerde toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesinde beslenmenin önemine yönelik 6-8 haftalık staj yapılmaktadır. Beslenme ve Diyetetik eğitim ve öğretimin son yılında alınan bazı derslere (mezuniyet tezi dahil olmak üzere) ilave olarak genellikle hastane ve kurumlarda tıbbi beslenme tedavisi ve kurum beslenmesine yönelik stajlar yürütülmektedir.

İstanbul Aydın Üniversite'si Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencileri, yarının diyetisyenleri en üst düzeyde insan sevgisi, etik, sosyal sorumluluk ve iyi vatandaşlık değerlerine bağlı yetişirken, dünya standartlarında güncel eğitim süreçlerini tamamlamaktadırlar. Bu süreçler sürekli olarak izlenmekte, değerlendirilmekte olup, gerekli olan her türlü düzenleme vakit kaybetmeksizin eğitim ve öğretim süreçlerine dahil edilmektedir. Kendi alanlarında mükemmeliyetçi yaklaşım biçimiyle yetişmiş, çok deneyimli, saygın öğretim üyeleri, İstanbul Aydın Üniversitesi'nin üstün ve kendini sürekli olarak yenileyen alt yapı olanakları ve düşünsel birikimiyle birleşince sizleri mesleki uygulamalarınızda ve yetkinliğinizde hedeflerinize ulaşmanızı sağlayacaklardır. İstanbul Aydın Üniversitesi'nin olanakları yarının başarılı diyetisyenlerine yandal, çift anadal yapma şansını sunarken, öğrenciliğiniz sırasında uluslararası programlardan da yararlanma şansınız en üst düzeyde olacaktır. Yeter ki bu başarıyı yakalamak için uğraş verin, çok çalışın ve İstanbul Aydın Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Programını seçin. İstanbul Aydın Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü şemsiyesi altında yüksek lisans ve doktora programlarının da olduğunu unutmayınız.

 

Prof. Dr. Halit Tanju Besler

Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı

güncelleme: 31.8.2023 18:54